Falan kişi şehittir

Soru: “Bir kişiye doğrudan ‘şehit’ demek, yani ‘Şehit Falan kişi’ demek caiz midir?”

Cevap (İbn Useymîn): Bir kişiye doğrudan ‘şehit’ demek, o kişi zulmedilirken veya hak için savaşırken öldürülmüşse bile caiz değildir. “Falan kişi şehittir” dememiz caiz değildir. Günümüzdeki durum ise bunun aksinedir. İnsanlar bu şehitliği kolayca söylüyorlar ve cahiliye adeti olan milliyetçilikten öldürülen kişiler gibi her öldürülen kişiyi ‘şehit’ olarak adlandırıyorlar.

Bu haramdır çünkü bir kişi hakkında ‘şehit’ dediğinde, bu şahitlik olarak kabul edilecek ve kıyamet gününde bu şahitlik hakkında sorgulanacaksın.

Sana şöyle denilecek: “Onun şehit olarak öldüğüne dair bir bilgin var mı?

Bu nedenle, Peygamber Efendimiz ﷺ şöyle dedi: « Allah yolunda yaralanan bir kimse, kıyamet gününde yarasından kan akar bir halde Allah’ın huzuruna gelir. Kimin O’nun yolunda yaralandığını ise Allah bilir. Kanının rengi kan rengi, kokusu ise misk kokusudur. »

Peygamberimiz ﷺ’in şu sözüne dikkat edin: “Kimin O’nun yolunda yaralandığını ise Allah bilir.

Yani kişinin dış görünüşü, onun Allah’ın kelamı yücelmesi için savaştığını gösterebilir. Ancak kalbinde ne olduğunu Allah bilir ve bu, görünen davranışlarından farklı olabilir.

Bu konuda İmam Buhari, Sahih’inde “Falan Kişi Şehittir Denmez Bölümü” diye bir başlık açmıştır. Çünkü şehadet, kalbin içinde bulunan bir şeydir ve kalpteki şeyi sadece Allah bilir.

Niyet meselesi büyük bir öneme sahiptir. Nice aynı işi yapan iki kişi arasında gökle yer arası kadar büyük farklar vardır.

Bu fark, niyet sebebiyledir. Peygamber Efendimiz ﷺ şöyle demiştir: “Ameller ancak niyetlere göredir. Her bir kişiye niyet ettiği şeyin karşılığı verilir. Kim Allah’a ve Resulüne hicret ettiyse, onun hicreti Allah’a ve Resulüne olur. Kim de elde edeceği bir dünya malı veya evleneceği bir kadın sebebiyle hicret ettiyse, onun hicreti de o maksadına olur.

Allah en iyi bilendir.


سئل فضيلته : هل يجوز إطلاق ( شهيد) على شخص بعينه فيقال الشهيد فلان ؟

فأجاب بقوله : لا يجوز لنا أن نشهد لشخص بعينه أنه شهيد حتى ، لو قتل مظلوماً أو قتل وهو يدافع عن الحق، فإنه لا يجوز أن نقول فلان شهيد وهذا خلاف لما عليه الناس اليوم حيث رخصوا هذه الشهادة وجعلوا كل من قتل حتى ولو كان مقتولا في عصبية جاهلية يسمونها شهيدا ، وهذا حرام لأن قولك عن شخص قتل وهو شهيد يعتبر شهادة سوف تسأل عنها يوم القيامة ، سوف يقال لك هل عندك علم أنه قتل شهيدا ؟ ولهذا لما قال النبي صلى الله عليه وسلم

” ما من مكلوم يكلم في سبيل الله والله أعلم بمن يكلم في سبيله إلا جاء يوم القيامة وكلمه يثعب دما ، اللون لون الدم ، والريح ريح المسك “

فتأمل قول النبي صلى الله عليه وسلم : ” والله أعلم بمن يكلم في سبيله ” – يكلم : يعني يجرح – فإن بعض الناس قد يكون ظاهره أنه يقاتل لتكون كلمة الله هي العليا ولكن الله يعلم ما في قلبه وأنه خلاف ما يظهر من فعله ، وهذا باب البخاري – رحمه الله – على هذه المسألة في صحيحه فقال ( باب لا يقال فلان شهيد ) لأن مدار الشهادة على القلب ، ولا يعلم ما في القلب إلا الله – عز وجل – فأمر النية أمر عظيم ، وكم من رجلين يقومان بأمر واحد يكون بينهما كما بين السماء والأرض وذلك من أجل النية فقد قال النبي صلى الله عليه وسلم :

” إنما الأعمال بالنيات ، وإنما لكل امرئ ما نوى ، فمن كانت هجرته إلى الله ورسوله فهجرته إلى الله ورسوله ، ومن كانت هجرته إلى دنيا يصيبها أو امرأة ينكحها فهجرته إلى ما هاجر إليه “

والله أعلم

Diğer Yazılar

Adaletli Hükümdar: Nureddin Mahmud Zengi

Nureddin Mahmud Zengi Kimdir ? Nureddin Ebul Kasım Mahmud bin İmaduddin et-Turki es-Selçuki. İslam sancağını ölene kadar yükseklerde tutan adil, dindar ve cesur hükümdar.